Kasım 2014. İstanbul Eminönü Gülhane tramvay durağının yakınındaki yaşlı çınar ağacının devrilmesi sonucu 3 kişi yaralandı. Büyük bir gürültüyle durağa doğru devrilen yaklaşık 30 metre yüksekliğindeki yaşlı çınar ağacı, tramvay hattına ait elektrik tellerini de kopardı. Kopan elektrik telleri nedeniyle zaman zaman patlamalar meydana geldi.
9 Eylül 2014. İstanbul Beykoz’da bir çay bahçesindeki 50-60 yıllık dişbudak cinsi ağaç kökünden sökülüp çay bahçesinin çatısına düştü. Devrilen ağaç ortadan bölünürken, kopan kısım bahçede oturan 4 kadının üzerine devrildi. İki kadın hayatını kaybetti, ikisi de yaralandı. Çay bahçesi çalışanları, tehlike oluşturduğu gerekçesiyle ağacın kesilmesi için Beykoz Belediyesi’ne başvuruda bulunduklarını iddia etti.
Nisan 2013. İstanbul Kağıthane’de kökü çürüyen ağaç piknik yapan insanların üzerine devrildi. Devrilme anında büyük bir gürültü çıkaran ağacın altında bulunan onlarca kişi kaçarak kurtuldu. Kaçamayıp ağacın altında kalan bir kadın hastanede yaşamını yitirdi, kardeşi ise yaralı kurtuldu. Kağıthane Belediye Başkanı Fazlı Kılıç, “Hasbahçe’de birçok ağaç var devrilen. Hasbahçe tarihi bir alan, ağaçlarımız da tarihi. Buradaki ağaçlara müdahaleyi Anıtlar Kurulu ile haberli olarak yapıyoruz. Bize göre kesilmesi düşünülen bir ağaç varsa bu Kuruludan izin alarak kesimi gerçekleştirebiliyoruz. Devrilme sebeplerini araştıracağız” dedi. Piknikçiler ise, “Rüzgar yok. Lodos yok. Ağaç nasıl devrilir?” dediler.
Çevre; çevre için mi? Çevre insan için mi?
Çevreyi neden korumamız gerekiyor. Tabi ki öncelikle insanlığın refahı için. Nitekim Rabbimiz insanoğlunu çevrenin en ön önemli unsuru olarak yaratmış.
Bizim de amacımız çevre bilinci oluşturmak. Buna bilinç, uygun olan her yere her fırsatta ağaç dikmeyi gerektirdiği gibi, ömrünü tamamlayan ağaçların da kontrollü bir şekilde bertaraf edilmesini de kapsıyor. Tabi ki özellikle ormanlarda ve yerleşim yerlerinde kontrollü ağaç kesimleri ilgili birimler tarafından yapılıyor. Ancak, özellikle insanların yaşadığı yerlerde bu konuda taktik değiştirilmesi gerekiyor demek ki. Demek ki ağacın kökü de incelenmeli ki problem kökünden çözülmüş olsun. Daha bilimsel yaklaşımlar, daha analitik düşünceler ve sonrasında daha verimli çözümler üretilmeli. Çevre sağlıklı olsun ki, insan da sağlıklı olsun. Çevre dinç ve dinamik, sağlam ve emniyetli, güzel ve ferah, faydalı ve verimli olsun ki, eğitim almış ve almamış, farkında olan ve olmayan her insan çevrenin faydasının farkına varsın ki onu koruyup kollamaya, büyütüp yaşatmaya gönülden destek versin.
Yani…
Çevre bizim için.
04.11.2014
Hasan DEVECİ