ÇEKÜD, ülke genelinde gerçekleştirdiği faaliyetler çerçevesinde zaman zaman üniversiteleri de ziyaret edip akademisyenlerin görüşlerine başvuruyor. Ülke genelinde sayıları 170’i bulan üniversitelerin bir kısmında yer alan mühendislik fakülteleri bünyesinde eğitim verilen fakültelerdeki akademisyenlerimiz çok farklı alanlarda üretilen fikir ve hizmetlerle ilgili görüşlerini bizlerle paylaştıkça, bizler de siz gönül dostlarımıza aktarıyoruz.
Geçtiğimiz günlerde ÇEKÜD Bilim Kurulu Üyesi ve İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi Odun Mekaniği ve Teknolojisi Bölümü Öğretim Üyesi Prof Dr. Turgay Akbulut’u çalışma ofisinde ziyaret ettik.
Ahşap ve ahşap esaslı levha üretim teknolojileri (Yongalevha, MDF, OSB, Kaplama, Kontrplak, LVL vb.), Ahşap-plastik kompozitleri, Sentetik Kaplamalar (Laminat) konularında Orman Mühendisliği öğrencilerine ders veren Prof. Dr. Turgay Akbulut Ahşap Levha Ürünleri, Sektörel Durumu ve Çevresel Etkileri hakkında sorularımızı cevaplandırdı.
Ahşap esaslı levha üretiminde ülkemizin yeri nedir?
Ülkemizde ahşap levha ürünleri olarak kontrplak, kontrtabla, yongalevha, MDF ve OSB üretimi yapılmaktadır. Ahşap levha sanayisinde son yıllarda ciddi oranda yatırım yapılmış, birçok yeni tesis kurulmuştur. 2013 yılı sonu itibariyle Türkiye, ahşap levha sanayisinde kapasite anlamında Avrupa’da ilk 3, dünyada ise ilk 10 arasındadır.
Ülkemiz üretim teknolojisi olarak çağa ayak uydurabiliyor mu?
Türkiye’deki ahşap levha tesisleri gerek Avrupa gerekse dünyadaki diğer ülkeler ile kıyaslandığında oldukça iyi durumdadır. Tesislerin önemli bir kısmı son dönemlerde kurulmuş olup son teknolojik altyapıya sahiptir. Bu nedenle çağa ayak uydurma noktasında iyi bir pozisyonda olduğu ifade edilebilir.
Ahşap esaslı levha üretimindeki yeni teknolojik gelişmelerin, üretime sağladığı ekonomik geri dönüşüm noktasında etkileri nelerdir?
Fabrikaların yeni teknolojiye sahip olmasının bir çok avantajlı bulunmaktadır. Bunlar arasında ilk sırayı kapasite artışı almaktadır. Çünkü yeni kurulan fabrikaların kapasiteleri öncekilere göre oldukça yüksektir. Bu da beraberinde maliyette azalmayı getirmekte, dolayısıyla rekabette avantaj sağlamakta ve kârlılığı artırmaktadır. Ayrıca yeni tesisler insan ve çevre açısından daha emniyetlidir, atık geri dönüşüm imkânları daha yüksektir, bu nedenle de artı bir ekonomik kazanç söz konusudur.
Orman varlığımız ahşap levha sektörünün hammadde ihtiyacını karşılayabilmekte midir?
Ahşap levha sektörü önemli miktarda odun hammaddesi kullanmaktadır. Özellikle kontrplak üretimi için yüksek kaliteli ve daha kalın çaplı odun hammaddesine ihtiyaç olduğundan, bu sektörün ihtiyaç duyduğu hammadde ülkemiz ormanlarından yeterince karşılanamamakta ve büyük oranda ithal edilmektedir.
Yongalevha ve MDF sektörünün ihtiyaç duyduğu hammadde daha düşük nitelikte olup, lif-yonga odunu üretimi, ihtiyacı karşılayacak miktarda değildir. Levha üreticileri daha fazla lif-yonga odunu üretilip uygun fiyatla kendilerine satılmasını istemektedir.
Son yıllarda bu konuda üretim artışı olmakla birlikte, ormanlarımızda üretim belli plan ve programlara göre yapıldığından, bu talebi tam olarak gerçekleştirmek mümkün olmamaktadır. Son yıllarda levha sektöründe yeni yatırımlarla birlikte kapasite artışının fazla olmasının da talebi karşılayamamada etkisi bulunmaktadır.
Ahşap esaslı levha ürünlerinin insan sağlığına etkileri nelerdir?
Ahşap esaslı levha ürünlerinin üretiminde bütün Dünya’da olduğu gibi Türkiye’de de yapıştırıcı olarak Üre formaldehit, Melamin formaldehit ve fenol formaldehit gibi formaldehit esaslı tutkallar çok yaygın bir şekilde kullanılmaktadır. Bunlar arasında ucuz olmasından dolayı en çok kullanılanı Üre-formaldehit olup, bu tutkalın kullanıldığı üretim tesislerinde ve levhalarda formaldehit çıkışı diğerlerine göre daha fazla olmaktadır. Formaldehit çeşitli sağlık kuruşları tarafından kanserojen etkisi olan maddeler arasında gösterilmektedir.
Bu nedenle Üre-formaldehit tutkalı ile yapıştırılan ahşap esaslı levhaların özellikle kapalı alanlarda kullanılması halinde insan sağlığı açısından zararı söz konusu olabilmektedir. Bundan dolayı bütün gelişmiş ülkelerde gerek üretim tesislerinde maruz kalınan maksimum formaldehit miktarı ve gerekse üretilmiş levhalardan çıkan formaldehit emisyonu hususunda çeşitli sınırlamalar getirilmiştir.
Öngörülen bu sınırların içerisinde kalındığı taktirde risk minimum düzeye indirgenmektedir. Üretim tesislerinde gerekli tedbirler alınarak formaldehit gazına maruz kalan işçilerin sağlığı güvence altına alınmalıdır. Ayrıca levhalardan ayrışacak formaldehit miktarının daha az olmasını temin edecek tedbirler alınabilir. Bu çerçevede formaldehit oranı düşük tutkallar kullanılabilir; formaldehit tutucu maddeler kullanılabilir; alternatif tutkallar kullanılabilir.
Bu tür ürünlerde ithalat/ihracat dengesi ne durumdadır?
Yurtdışından ülkemize bu alanda özellikle kontrplak, MDF, laminat parke ve OSB ithal edilmektedir. Buna karşın, bu ürünlerin ihracatı da özelikle komşu ülkelere yapılmaktadır.
Ahşap levha ürünlerini üreten fabrikaların çevre kirliliği ile ilgili olarak aldıkları önlemler nelerdir?
Ahşap levha üreten fabrikalar üretim süreçlerinde doğal bir kaynak olan odun hammaddesinin yanı sıra çeşitli kimyasal maddeler de kullanmaktadırlar. Bunların üretim öncesi depolanması, üretim süreci ve sonrasında çevre kirliliğine sebep olmaması için bir dizi önlem alınmaktadır. Ahşap levha üreten fabrikalarda odun, odun tozu, kusurlu levha gibi atıklar sistem içerisinde yeniden değerlendirilmektedir. Bunun yanında üretim esnasında bacalardan atılan toz ve gazların çevreye zararını azaltmak için filtreleme ve benzeri uygulamalar yapılmaktadır.
Prof. Dr. sayın Turgay Akbulut’a teşekkür eder, çalışmalarında başarılar dileriz.